Beslenmeden sonra gıdaların hareket yönü ağız - yemek borusu - mide ve bağırsaklar şeklinde devam eder yani gıda hareketi yukarıdan aşağıya doğrudur. Mide içerisinde ki asitle karışmış gıdalar mide duvarının özelliği sebebiyle mideye zarar vermez. Ancak reflü hastalığında asitli mide içeriği mideden yemek borusuna doğru hareket ederse yemek borusu içerisinde tahribata, erezyona ve ağrıya sebep olur. Hastalarda tipik olarak beslenme sonrasında kusar gibi olma hissi, göğüsünde yanma, tok karına yattığında gece benzer semptomlarla uykudan uyanma gibi bulgular vardır. Reflü hastalığının tanısını endoskopi dediğimiz parmak kalınlığında ki bir kamera ile yemek borusu ve mideyi incelediğimizde yemek borusunun alt ucunda meydana gelen tahribatı ve mide ile birleştiği yerde ki gevşekliği görerek tespit ediyoruz. Reflü hastalığının tedavisinde öncelikle beslenme tavsiyeleri ve ilaç tedavileri uygulanmaktadır, ancak reflü ileri düzeyde ise ilaç tedavisi yeterli olmamaktadır. Bu durumlarda cerrahi tedavi gündeme gelir.
Cerrahi Tedavi:
Diğer laparoskopik işlemlerde olduğu gibi Reflü ameliyatı da karına açılan küçük deliklerden gerçekleştirilir. Ameliyat yaklaşık 1 saat sürmektedir. Mide ile yemek borusunun birleştiği gevşek kısım daraltılır, böylece mideden yemek borusuna taşma engellenmiş olur. Ameliyattan sonra iki gece hastanede kalma yeterlidir, daha sonra hasta taburcu edilir. Ameliyat sonrası ilk hafta sıvı ve sulu gıdalar ile beslenme tavsiye edilir, sonrasında normal beslenmeye geçilebilir.